Ömer Ziya Topsakal

Ben ve ANAFOD

Ben fotoğrafa geç başlamış bir arkadaşınızım. Emekli olduktan sonra aniden boşalan hayatımı doldurmak için fotoğraf konusunda hiçbir bilgim olmadığı halde fotoğraf çekmeye karar verdim. İnternet üzerinde küçük bir araştırma yaparak piyasada nam yapmış, adından sıkça söz edilen bir markada karar kıldım ve o makinayı lensidir, filtresidir, çantasıdır, tripodudur gerekli ekipmanıyla birlikte satın aldım. Nasıl öğreneceğim diye sorgularken BUFSAD’ı keşfettim ve hemen kurslarına yazıldım. Başlangıç o başlangıç, kurslar, atölye çalışmaları derken BUFSAD’a üye olmaya kadar vardı iş. Tabii bununla da kalmadı. Arkadaşların teveccühü ile bir dönem yönetim kurulu üyeliği de yaptım, Başkan Yardımcısı görevini deruhte ederek.

Dernekte bir duyuru yapıldı, Valiliğin desteklediği uzun soluklu hanlar projesi başlayacaktı. Gittim kayıt yaptırdım ve çalışmaya başladık. Başlangıçta 50 kişiyken 1,5 yıl sonra 15 kişiye düştük üstüne üstlük hocamız da görevi bıraktı. Hoca projeden ayrılınca BUFSAD başkanı projeyi benim bitirtmemi istedi. Ben de grubu yönetebileceğimi ama seçicilik, hocalık gibi işleri yapamıyacağımı söyledim. Kucağımda bulduğum projeyi birkaç toplantı ve çekim gezisinden sonra bitirdim. Bu arada BUFSAD’ın usta eğiticilerinden olan Fevzi Yapıcı’dan projenin tamamlanması için hem eğiticilik hem de seçicilik konusunda destek olmasını istedim. Sağ olsun kabul etti ve projeyi kazasız belasız bitirerek seçilen fotoğrafları Valiliğe teslim ettik. Kitap için gerekli çalışma yapıldı ve kitap basıldı. Bu arada kitapta yer alan fotoğraflardan seçilen birtakım fotoğraflar da Bursa’daki Tayyare Kültür Merkezinde sergilenmeye başladı. Bütün bunları şunun için anlatıyorum; projede birlikte çalıştığımız Zinnur Olgun Hanım proje sürecinde İstanbul’a taşınmış ve orada ANAFOD’a üye olmuş. Bizim proje fotoğrafları sergilenirken durumdan dönemin ANAFOD Başkanı Baytekin Bey’e serginin İstanbul’da da açılması konusundan bahsetmiş. Bana bu durumu anlatıp sergiyi İstanbul’da da açmak ister misin diye sorunca ben de seve seve açarım dedim. Oldukça meşakkatli çalışmalar ve telefon trafiklerinden sonra sergi ANAFOD’a taşındı. Mütevazı ama şahane; birbirinden değerli üstatların katılımıyla sergi açıldı ve böylece yollarımız ANAFOD ile bir daha ayrılmamak üzere kesişti. ANAFOD’a üye oldum ve o gün bu gündür üyeliğimi gururla sürdürüyorum.

Dernek ilişkilerim Baytekin Bey sayesinde hiç kopmadı. Ben Bursa’da yaşıyordum ama e-posta yoluyla da haberler alıyordum. Ancak elbette takdir edersiniz ki İstanbul’da yaşayan bir üye kadar aktif olmam mümkün değildi. Elimin erdiği, gücümün yettiğince dernekten bana gelen hiçbir teklifi geri çevirmedim. Benim üzerinde çok çalıştığım Almanya’daki tarihi Dachau Toplama Kampı projesi kapsamında hazırladığım fotoğraf gösterisini İstanbul’da sunmam istendi. İstanbul’a geldim yanılmıyorsam derneğin yanında bir diş hastanesi vardı, onun salonunda sunumumu yapıp gece yarısı Bursa’ya geri döndüm.

Bursa’da da olsam derneğin faaliyetlerini hep takip ettim. ANAFOD gayet aktif bir dernek. Başka derneklere de üye olduğumdan karşılaştırabiliyorum. Açılan sergiler, yapılan projeler bence tatmin edici.

Burada küçük bir önerim olacak; bakıyorum eski ve tecrübeli arkadaşlar kendilerini daha pasif görevlere çekmiş. Elbette hiç kimse hiçbir yerde ilelebet görev yapamaz. Ancak yeni arkadaşlara görev verilirken ki bu bir bayrak yarışı gibidir zaten, yeni arkadaşların tecrübe eksikliklerini fark ettiklerinde olaya azıcık müdahil olarak aksaklıkların çıkmasını en aza indirmek mümkün. Yürütülen projeler yönetim tarafından kontrol altında olmalı, bunu mutlaka yönetim kurulundan bir kişi takip edecek anlamına gelmez, görevlendirilecek bir arkadaş da olabilir. Dernekçilik çok kolay iş değildir, yeri geldiğinde ciddi fedakârlık ister.

Şimdilerde artık teknoloji ilerledi. Zoom gibi görüntülü toplantı olanakları var, WhatsAspp gibi gruplar halinde veya bireysel yazılı, sesli veya görüntülü görüşmelerin mümkün olduğu platformlar var. Görüntülü görüşme yapabiliyoruz. Ama inanınki biz insanlar duyguları olan canlılarız karşı karşıya gelip konuşma yaparken gözlerdeki bakış, vücut dili sizlere çok şey anlatır. Dolayısıyle yetkili arkadaşların ayda bir bir araya gelip konuları baştan aşağıya değerlendireceği bir toplantı yapmalarında büyük fayda vardır. Bu yapılmazsa mutlaka bazı konular atlanacak ve gereken önem verilemediğinden uzayacak ya da tamamen vazgeçilecektir.

Bir üyeniz olarak aranızda olmaktan son derece mutluyum, keşke sıhhatim daha iyi olsaydı ve daha fazlasına elverseydi de sizlere daha fazla katkıda bulunabilseydim.

Emek veren herkese teşekkürler

Ömer Ziya Topsakal
18.09.2023

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Yorum yaparken:
1. Yaptığınız yorumun, mutlaka konuyla ilgili olmasına özen gösteriniz.
2. İsim ve Soy ismi yazmayı unutmayınız.
3. Konuyla ilgili olmayan sorularınız için lütfen iletişim formunu kullanınız.

© Onanafod Blogunda yayınlanan tüm fotoğraf ve yazıların telif hakları, Onanafod blogu sanal yayını, tanıtımı, kitapları dışında fotoğrafçıya ve yazara aittir.