Özcan Yurdalan - Erdal Gömceli - Dertleşmek

Özcan Yurdalan

DERTLEŞMEK

Hindistan’a yaptığım bir gezide, bir adam ve kazlar dikkatimi çekti. Adam kazlarla konuşuyor, kazlar da toplanmış bir vaziyette sanki onu dinliyorlardı. Bu durum hoşuma gitmiş, gülümseyerek geziye devam etmiştim.

Ertesi gün, aynı noktada ve aynı saatte tekrar rastladım bu adama. Yine kazlarla konuşuyordu. Merak etmiştim. Bize eşlik eden tercüman aracılığıyla hemen yanımızdaki dükkânın önünde müşteri bekleyen bakkala sordum adamı. Bakkal gülümseyerek, “Ha O mu, O bazen her gün, bazen de günaşırı buraya gelir. Kazları dost edinmiş kendisine. Onlarla konuşur. Bu benim de dikkatimi çekmişti. Ben de merak ettim ve bir gün yanına giderek onunla sohbet etmiştim. Bana, her insanın içini dökebileceği, sırlarını paylaşabileceği bir dostu olmalı. Bunları dost edindim kendime. İçim sıkıldıkça gelir bunlarla dertleşirim. Sanırım onlar da bana alıştı. Benim geldiğimi görünce hemen yanıma gelirler. Sevincimizi, dertlerimizi paylaşırız.” demişti. Esnaf da alıştı ona, her geldiğinde gülümseyerek selamlaşırız.” dedi.

Gerçekten her insanın bunaldığında, sıkıldığında bazen de sevindiğinde bunları paylaşacak birine ihtiyacı var. İçimizi döküp, rahatlayıp ferahladığımızı hissederiz. Bazen içimizi dökecek birilerini bulamadığımız zamanlarda dertlerimizi kâğıda dökeriz. Bazen bir günlük, bazen de bir mektuba yazarız dertlerimizi. Bazen de bu adam gibi, canlı veya cansız varlıklara anlatırız derdimiz. Konusunu Frig mitolojisinden alan “Midas'ın Kulakları” efsanesinde olduğu gibi bazen de kimseye açmadığımız sırlardan kurtulmak için eğilip bir kuyuya sesleniriz.

Dertleşmenin insanoğlunun temel ihtiyaçlarından biri olduğunu unuturuz bazen. Duygularımızı dışa vurmaktan çekiniriz. Bu durum zaten var olan dertlerimizi daha da ağırlaştırır.

Dertleşmek; ırk, din, mezhep, kültür fark etmeksizin insanoğlunun yaratılışından gelen bir olgu ve sanırım dünya döndükçe bu asla değişmeyecek. Bir psikoloğun dediği gibi: "Dert dinlemenin bittiği gün insanlığın bittiği gündür."


Fotoğraf : Özcan Yurdalan
Öykü : Erdal Gömceli / 28.10.2023

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Yorum yaparken:
1. Yaptığınız yorumun, mutlaka konuyla ilgili olmasına özen gösteriniz.
2. İsim ve Soy ismi yazmayı unutmayınız.
3. Konuyla ilgili olmayan sorularınız için lütfen iletişim formunu kullanınız.

© Onanafod Blogunda yayınlanan tüm fotoğraf ve yazıların telif hakları, Onanafod blogu sanal yayını, tanıtımı, kitapları dışında fotoğrafçıya ve yazara aittir.